Kitabı içiyle dışıyla her şeyiyle sevdiğim doğrudur. Youtubedan takip ettiğim abookutopia hesabında denk geldim önce. Yani defalarca kapağını görmüş olmama rağmen kimseden kitabın hakkını veren bir yorum görmemişim ki dikkatimi çekmemişti. Okumaya başladığımda bayılacağımı anlamıştım. Hele öyle bir erkek karakter yaratılmış ki yanı başınızdaymış gibi hissediyorsunuz. Kitap bir filmmiş gibi. Sahnelerin arka fonlarında çalan müziği bile duyar hale geliyorsunuz.
Depresyonda olan bir kız karakterden yola çıkıyor hikaye ama başladığı andan itibaren depresyonun o sıkıcılığını kitapta göremiyorsunuz. Bu yüzden konusunu okuyup da ağır buhranlarla yüzleşen bir kız karakter beklemeyin ki zaten o tarz bir kitap çok bunaltıcı olurdu.
Camryn genç yaşta sevgilisini kaybetmiş, hayatı biraz tepetaklak giden biri. Sık sık alıp başını gidesi gelse de hiç buna kalkışamamış. Ama en yakın arkadaşıyla yaşadığı bir olay son damlayı koyuyor ve Camryn nereye gittiğini bilmeden bir otobüse atlıyor. Orada yani otobüsün arka koltuğunda efsaneyle yani Andrew Parrish'le tanışıyoruz. Babasını ölüm döşeğinde son bir kez ziyaret etmek için giden Andrew ile Camryn birlikte vakit geçirmeye başlıyorlar. Andrew yakışıklı,tatlı,seksi,şakacı,anı yaşayan bir karakter. Camryn ise özellikle yaşadığı olaylardan sonra bİraz tedirgin yaklaşıyor hayata. Ama Andrew sayesinde bunları aşma yoluna gidiyor. Kıyafetlerini katlamak yerine tıkıştırıyor çantasına,her zaman sağlıklı yiyeceklerle beslenmiyor. Affetmeyi ,önemsememeyi ,dert etmemeyi öğretiyor Andrew ona. İkili arasındaki çekim kitabın başından sonuna bitmiyor. Sanki kitapta Camryn'in hayatını değiştiren Andrew gibi görünse de asıl iyiliği Camryn'in ona yaptığını kitabın sonlarına doğru Andrew'un büyük sırrı ortaya çıktığı zaman anlıyoruz.
Birbirlerine iyi gelen,yaralarını saran, kaderlerini yaşayan bir çift görüyoruz. Aşkı olması gerektiği gibi yaşıyorlar. Bu yüzden insan kafasındaki aşk ve kader kavramlarını tekrar sorguluyor bu kitap sayesinde.
Kitap Açıklaması
Yirmi yaşındaki Camryn, alışılmışın dışında bir yaşam tarzı düşlemektedir. Fakat başına gelen trajediler bu yaşamı kendisinden zorla çekip alınca, ilk bulduğu otobüse atlayarak varış noktasını bilmediği bir yolculuğa çıkar. Çıktığı bu kendini yeniden keşfetme yolculuğunda, kendisi gibi nereye gideceğini bilmeyen, Andrew Parrish adında biriyle tanışır. Fakat Andrewun da bazı karanlık sırları vardır
Andrew yolculukları esnasında Camryne kimseye bağlı kalmadan, içinden geldiği gibi yaşama, en derin ve kuytu arzularına teslim olma sanatını öğretir. Ancak Andrewun ondan gizlediği sır yolun sonunda kendisini beklemektedir. Bu sır ikiliyi bir araya getirebilecek midir, yoksa onları sonsuza dek birbirlerinden ayrılmaya mı mahkûm edecektir?
Hiçliğin Kıyısında mı? Muhteşemliğin Kıyısına ne dersiniz? Çünkü şu anda tam olarak bu durumdayım.
-USA TodayBaskı Bilgileri
472 sayfa
2014 tarihinde , Ephesus Yayınları tarafından yayınlandı
Kitap Defterim... Huzuru sıcak bir kahvede ve iyi bir kitapta bulmayı başarabilen insanlar asla yalnız kalmazlar.
14 Ekim 2015 Çarşamba
Hiçliğin kıyısında - j.a.Redmerski
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder