Biraz samimi bir yorum olacak bu. Çünkü sizlere bu kitabı okurken nasıl hissettiğimi tam olarak açıklamak istiyorum. Tarih,siyaset kitaplarını hiç sevmem. Kurgulaştırılmış,heyecanlı bir şekilde hikayeleştirilmiş hürrem sultanı, safiye sultanı anlatan kitapları bile okuyamadım. Ama bu kitabı bir günde başladığım gibi bitirdim.
Annem siyasetle çok ilgilenir ama ne yazık ki siyasetle onun kadar ilgilenmeyen iki kızı var. Bu yüzden devamlı "Anne lütfen bunlardan bahsetme,sıkıldık,beni ilgilendirmiyor." şeklinde tepkiler alır bizden. Ben haliyle bu kitabı okur okumaz annemi aradım ve o da çok şaşırdı. "Sen böyle kitaplar okumazdın.",diye de dalga geçti. Eksik etmedi yani sağ olsun.
Dakikalarca da kitap hakkında tartıştık. Ona bazı bilgileri onaylatmanın rahatlığını yaşadım. Ama telefonda konuşurken ki heyecanım elimde kitabı sallayışım falan... Bilmiyorum ya kendimle gurur duydum. Sonunda ilgimi çeken bir tarih kitabı bulup okuduğum için. :D
Kitabın içeriğine geçmeden yazarın kaleminin sağlam olduğunu ve düzenlenmesinin eksiksiz yapılmış olduğunu söylemeliyim. Herhangi bir yazım hatası ya da anlatım bozukluğu bulunmamakta.
Kitap KAYIP HANEDAN adlı bir örgütten bahsediyor. Bilmiyorum örgüt demeli miyim? Kayıp hanedan asla bitmemiş olan hilafet aslında. Ve bundan Atatürk'ün de haberi var. Hatta Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmak için onu görevlendirenler de kayıp hanedan. Yanlış anlaşılmasın. Atatürk'ün zaten milleti kendi iradesiyle özgürlüğe kavuşturmak ve cumhuriyeti kurmak gibi bir amacı var. Kayıp hanedan da son padişah aracılığıyla Atatürk'le irtibat kurarak bu amacını desteklediklerini açıklıyor. Aslında gizli bir şekilde var olan halifeliğin saltanatı tekrar getirmek ya da daha farklı bir amacı yok. Biraz ilahi bir görev ediniyorlar kendilerine. Kıyameti geciktirmek. Dünyada iyi ve güzel şeyleri çoğaltarak kıyametin kopuşunu geciktirmeye çalışıyorlar. Karşılarında ise yahudiler yani hahamlar birliği var. Hahamlar birliğinin amacı ise kıyamet alametlerini (yani türlü suçları,günahları) yerine getirerek çoğaltarak kıyametin bir an önce kopmasını sağlamak. Bu şekilde buradaki yalancı hayatı sona erdirip cennete daha çabuk gireceklerini düşünüyorlar. Bu aslında gerçekten de masonların gerçek görüşü. Bu yüzden kitaptaki bu kısmın gerçek olduğunu düşünüyorum. Tabi ki elimde bir belge yok. Tahminim bu yönde.
Aslında bu anlattıklarım bile fazla bilgiydi ama yine de kitapta anlatılan ilginç gerçeklerin ,sürprizlerin ve hatta olay örgüsünün,karakterlerin yakınından bile geçmedim. O yüzden içim rahat.
Oğuzhan ASLAN, yani yazar aslında bir avukat. Ve devamını yazmayı düşündüğünü duydum. Çok da iyi olur, çünkü kitap bana çok ince geldi daha fazlasını okumak istedim. Her sayfasında ayrı bir bomba patladığı için nasıl bittiğini de anlamadım.
Tavsiye edilir. Hele ki bu tarz kitapları seviyorsanız üzerine çoktan atlamış olmanız lazım.
KIYAMET GÜNLÜĞÜ-KAYIP HANEDAN
OĞUZHAN ASLAN
KANES YAYINLARI
SAYFA SAYISI:143
Merak edenler için yazarla Gülizar Şahin tarafından yapılan röportaj :
http://m.karsigazete.com.tr/tarihin-en-gizemli-yapilanmasi-kayip-hanedan-yeryuzune-cikti-makale,1032.html
Kitap Defterim... Huzuru sıcak bir kahvede ve iyi bir kitapta bulmayı başarabilen insanlar asla yalnız kalmazlar.
14 Ekim 2015 Çarşamba
Kıyamet günlüğü - kayıp hanedan - Oğuzhan ASLAN
Hiçliğin kıyısında - j.a.Redmerski
Kitabı içiyle dışıyla her şeyiyle sevdiğim doğrudur. Youtubedan takip ettiğim abookutopia hesabında denk geldim önce. Yani defalarca kapağını görmüş olmama rağmen kimseden kitabın hakkını veren bir yorum görmemişim ki dikkatimi çekmemişti. Okumaya başladığımda bayılacağımı anlamıştım. Hele öyle bir erkek karakter yaratılmış ki yanı başınızdaymış gibi hissediyorsunuz. Kitap bir filmmiş gibi. Sahnelerin arka fonlarında çalan müziği bile duyar hale geliyorsunuz.
Depresyonda olan bir kız karakterden yola çıkıyor hikaye ama başladığı andan itibaren depresyonun o sıkıcılığını kitapta göremiyorsunuz. Bu yüzden konusunu okuyup da ağır buhranlarla yüzleşen bir kız karakter beklemeyin ki zaten o tarz bir kitap çok bunaltıcı olurdu.
Camryn genç yaşta sevgilisini kaybetmiş, hayatı biraz tepetaklak giden biri. Sık sık alıp başını gidesi gelse de hiç buna kalkışamamış. Ama en yakın arkadaşıyla yaşadığı bir olay son damlayı koyuyor ve Camryn nereye gittiğini bilmeden bir otobüse atlıyor. Orada yani otobüsün arka koltuğunda efsaneyle yani Andrew Parrish'le tanışıyoruz. Babasını ölüm döşeğinde son bir kez ziyaret etmek için giden Andrew ile Camryn birlikte vakit geçirmeye başlıyorlar. Andrew yakışıklı,tatlı,seksi,şakacı,anı yaşayan bir karakter. Camryn ise özellikle yaşadığı olaylardan sonra bİraz tedirgin yaklaşıyor hayata. Ama Andrew sayesinde bunları aşma yoluna gidiyor. Kıyafetlerini katlamak yerine tıkıştırıyor çantasına,her zaman sağlıklı yiyeceklerle beslenmiyor. Affetmeyi ,önemsememeyi ,dert etmemeyi öğretiyor Andrew ona. İkili arasındaki çekim kitabın başından sonuna bitmiyor. Sanki kitapta Camryn'in hayatını değiştiren Andrew gibi görünse de asıl iyiliği Camryn'in ona yaptığını kitabın sonlarına doğru Andrew'un büyük sırrı ortaya çıktığı zaman anlıyoruz.
Birbirlerine iyi gelen,yaralarını saran, kaderlerini yaşayan bir çift görüyoruz. Aşkı olması gerektiği gibi yaşıyorlar. Bu yüzden insan kafasındaki aşk ve kader kavramlarını tekrar sorguluyor bu kitap sayesinde.
Kitap Açıklaması
Yirmi yaşındaki Camryn, alışılmışın dışında bir yaşam tarzı düşlemektedir. Fakat başına gelen trajediler bu yaşamı kendisinden zorla çekip alınca, ilk bulduğu otobüse atlayarak varış noktasını bilmediği bir yolculuğa çıkar. Çıktığı bu kendini yeniden keşfetme yolculuğunda, kendisi gibi nereye gideceğini bilmeyen, Andrew Parrish adında biriyle tanışır. Fakat Andrewun da bazı karanlık sırları vardır
Andrew yolculukları esnasında Camryne kimseye bağlı kalmadan, içinden geldiği gibi yaşama, en derin ve kuytu arzularına teslim olma sanatını öğretir. Ancak Andrewun ondan gizlediği sır yolun sonunda kendisini beklemektedir. Bu sır ikiliyi bir araya getirebilecek midir, yoksa onları sonsuza dek birbirlerinden ayrılmaya mı mahkûm edecektir?
Hiçliğin Kıyısında mı? Muhteşemliğin Kıyısına ne dersiniz? Çünkü şu anda tam olarak bu durumdayım.
-USA TodayBaskı Bilgileri
472 sayfa
2014 tarihinde , Ephesus Yayınları tarafından yayınlandı